Türkiye’de Sağlık Teknolojisinin Değerlendirilmesi
30 Ekim 2017İlaç Tanımlayıcılarının Önemi
16 Kasım 2017İlaç sektörü sürekli büyüyen bir market olduğu için yıllar içinde güvenlik ve ilaç takibi için alınan önlemler yetersiz gelmeye başlamıştır. İlaç kaçakçılığı, paralel ticaret, sahte ilaçlar gibi sorunlar, tüm ülkeleri yeni teknolojiler ve maliyet etkinliğini dengeleme gibi gelişmeleri arama yoluna itmiştir.
İlaç piyasası, birbirinden farklı zorlu konulara sahip olduğu için, anlık ve uzun vadede geleceğinin takip edilip yönlendirilmesi zor olmaktadır. Küreselleşme, hastalık hedefleri, yeni teknolojiler ve kompleks sistemlerle birlikte yenilenen regülasyonlar gitgide karmaşıklaşmakta ve dünyanın ayak uydurması zorlaşmaktadır.
Küreselleşme, kaynakların paylaşılmasında daha iyi ve daha kolay bir yol sağlasa da, paralel ticaret ve sahte ilaçların piyasada yer almasına da sebep olmaktadır.
İlaç takip ve izleme sistemleri, ilaçların tedarik zinciri boyunca izlenebilirliğini sağlamakta, geri ödeme yolsuzluğunu engellemekte ve geri çağırma proseslerini kolaylaştırmaktadır. Başka bir avantajı da sağlık teknolojileri değerlendirmesi yapılırken elde edilen veri deposunun kullanılabilmesidir.
Bir çok ülke var olan ilaç dağıtım sistemlerine belli bir seviyede ilaç takip sistemini adapte etmenin yollarını aramaktadır. Fakat çoğunlukla sistemin sadece bir kısmını adapte edebilmiş ve tam olarak bir sonuç elde edememişlerdir. Bazı ülkeler ulusal takip sistemi modelini kurmaya başlamış, bazı ülkelerde ise hala tartışma konusu olarak kalmaktadır.
Türkiye, 2010 yılında ilaç takip sistemini sağlık hizmetlerine tamamen entegre etmiş ve baştan sona takip işlemini yapmaya başlamıştır. Şu anda 25168 eczane, 15956 tüketim merkezi, 57 ithalatçı, 46 geri ödeme kurumu, 408 üretici ve 592 ecza deposu sistemine dahil olarak işlemekte ve üretimden son kullanıcıya kadar ilacın her aşamada bulunduğu durum izlenmekte ve kayıt altına alınmaktadır.